top of page

ART-NOUVEAU & ART-DECO

ART NOUVEAU

Art Nouveau zarif dekoratif süslemelerin ön plana çıktığı, kıvrımların ve bitkisel desenlerin sıklıkla kullanıldığı bir sanat akımıdır. Köklerinin Britanya merkezli Arts&Crafts hareketine dek gittiği söylenebilir. Avrupa ve Amerika’yı etkilemiştir. 19.YY sonu ve 20. YY başında etkili olmuş bu akım ülkemizde 1900 Sanatı ya da Yeni Sanat adlarıyla anılmakla birlikte birçok Avrupa ülkesinde bölgesel olarak değişik adlarla anılmış, adlara uygun olarak ta uygulamaların niteliklerinde değişiklikler görülmüştür. Modern Style, Yellow Book Style, Fin de Siecle Style, Jügenstil, Secession Stil bölgesel olarak kullanılan adlara örnektir. Stilin ilk aşamalarındaki mimarlıkta aşamalar daha belirgindir; kullanılan abartılı barok stili benzeri dekoratif bezeme ve süslemeler sebebiyle Floral Style, Style Coup De Fouet(Kamçı Vuruşu Stili) ve Style Angouille(Yılanbalığı Stili) olarak da anılmıştır. Art Nouveau ismi 1896 yılında Paris’te açılmış olan ,dekoratif mobilya ve aksesuar satan bir mağazadan gelmektedir.Devlet salonuna kabul edilmeyen sanatçıların da bu tur eşyaların alım satımıyla ilgilenmeye başlamasıyla akım güçlenmiş ve anti akademik bir nitelik kazanmıştır. Art Nouveau zamanla klasizmi reddetmiştir. Bu toplumsal değişimi de yansıtan bir durumdur. Klasizme sırtını dönen Art Nouveau sanatçıları ilhamı öncelikle doğada aramışlardır.Bitkisel motifler,kadın figürleri kıvrılan bükülen çizgiler akımın etkilediği her alanda kullanıldı.Bitkileri ve hayvanları düzenli kompozisyonlarda statik bir formda kullanan eskilerin aksine doğanın dinamik kuvvetleri dile getirilmeye çalışılmıştır.

ART-DECO

Fransa menşeli sanat akımı. 1920’lerden sonra özellikle mimaride görülmüştür. Adını 1925 senesinde yapılan Exposition Internationale des Arts Décoratifs et Industriels Modernes (Uluslararası Modern Dekoratif ve Sınaî Sanatlar) sergisinden almıştır. Art Nouveau’nun hemen ardından gelen bu akım, ondan farklı olarak el emeğine değil sanayiye dayalıdır. Desenleri geometriktir. Art Nouveau’da olduğu gibi gotik süsleme öğelerinden yararlanılır. 1930’lardan sonra mimarların mimariyi süsten ayırmak istemeleri ve süslemeyi değil işlevselliği savunmalarıyla son bulmuş, fakat 1960’lı yıllarda yeniden itibar görmeye başlamıştır. Art-Deco’nun ilk büyük örneğinin Eliel Saarinen’in Helsinki Garı olduğu öne sürülür. Chrysler Building, Rockefeller Center, Empire State Building ve Streamline, Art-Deco’nun mimarideki en bilinen ve en görkemli eserleridir. Türkiye’de, Art-Deco’nun eski örneklerini Beyoğlu, İstanbul’da görmek mümkündür.

bottom of page